Duruşmada ilk olarak sanığın çocukluk arkadaşı tanık olarak dinlendi. Tanık, “Olay anında ya da öncesine ait bir bilgim yok. Savaş’ı 10 yaşından beri tanıyorum, mahalleden arkadaşım. Evlendiğinden beri maktulü tanıyorum. İlk boşanma kararından önce beni aradı. Savaş ile konuşmadan bir araya gelemeyeceğimizi söyledim. Savaş’ın ablasıyla evine gittik. Boşanmak istediğini söyledi. Savaş’la konuştum, ‘Ne isterse yap’ dedi. Daha sonra dava açıldı. Dava sırasında kendi aralarında konuştular, barıştıklarını söylediler.
Ben de içeriye girip davadan feragat ettiklerini söyledim. Daha sonra ikinci davanın açıldığını duydum. Dosyada daha önce sanki hiç dava açılmamış, hiç bu olaylar yaşanmamış gibi bir dosya oluşturulmuştu. Daha sonra Savaş’ı arayıp çok şaşırdığımı ifade ettim. Savaş, dindar, iyi bir baba, çocuğuyla ilgilenen bir insandı. Alkolü yoktu. Hepimizin örnek aldığı biriydi. Çok şaşırdım, benim başıma gelir ama Savaş’ın başına gelmez diyordum. Fikret aracılığıyla tanıştıklarını biliyorum, bu evliliği hiçbir zaman tasvip etmedim” şeklinde konuştu.
Müştekiler, Fadim Temirhanoğulları’nın boşanma kararını aldıktan sonra eski bir telefonla sanığın konuşmalarını kaydettiğini ve bu kayıtları aile WhatsApp grubuna attığını belirtti. Maktulün kız kardeşi Canan Güneş, sanığın eşi Fadim Temirhanoğulları’na tehdit mesajları gönderdiğini belirterek, “Bana vekalet vereceksin, duruşmaya ailelerden kimse gelmeyecek diyor. Ses kayıtlarında ‘Bu 3-4 yıl içinde ayağın bir taşa takılabilir, takılacak da zaten. Benim ekmeğime bal sürüyorsun’ diyor” ifadelerini kullandı.
Müşteki olarak dinlenen anne Mediha Saçlı ise, “Benim çocuğumun hatası varsa boşasaydı. Kızını tehdit ediyor, ‘İstersem ben seni de anneni de öldürtürüm’ diyor” şeklinde konuştu.
Maktulün avukatı Süleyman Çalıkuşu da, “Gece 4 buçukta kimse barışmaya gelmez” diyerek, sanığın kasten tasarlayarak insan öldürme suçundan yargılanmasını talep etti.
Yorumlar kapalı.