Olay Özeti:
C.K. adlı bir sürücüye, Ankara’da trafik ışığı olmayan bir yaya geçidinde yayaya yol vermediği gerekçesiyle Karayolları Trafik Kanunu’nun 74/B maddesi uyarınca 1979 lira idari para cezası kesildi. Cezanın tutanağı fahri bir trafik müfettişi tarafından düzenlendi. C.K., cezaya avukatı Aykut Özdemir aracılığıyla itiraz etti. Avukat itiraz dilekçesinde, müvekkilinin ihlalini destekleyecek herhangi bir delil veya fotoğraf bulunmadığına dikkati çekti.
Mahkeme Kararı:
Ankara 3. Sulh Ceza Hakimliği, sürücünün itirazını yerinde bularak cezanın iptaline karar verdi. Mahkeme kararında, Kabahatler Kanunu’nun 25. maddesine göre, idari yaptırım kararı verilmesini gerektiren fiilin işlendiğini ispata yarayacak bütün deliller ile işlendiği yer ve zaman gösterilerek kabahatin açıklanmasının zorunlu olduğuna işaret edildi.
Kararda, incelenen olayda ise bu bilgilere ilişkin denetime elverişli tespit ve açıklama bulunmadığı kaydedilerek, “kabahat ihlali iddiasının denetlenebilir durumda olmadığı, tutanağın hukuka aykırı olarak düzenlendiği” belirtildi ve bu sebeple idari para cezasının iptaline karar verildiği bildirildi.
Değerlendirme:
Bu dava, fahri trafik müfettişleri tarafından düzenlenen tutanakların ne kadar detaylı ve denetlenebilir olması gerektiği konusunda önemli bir emsal teşkil etmektedir. Trafik ihlallerini belgelemek için sadece görgü tanığı ifadesi yeterli değildir. İhlalin nasıl ve ne zaman gerçekleştiğine dair somut deliller de sunulmalıdır. Aksi takdirde, düzenlenen tutanaklar hukuka aykırı sayılabilir ve cezalar iptal edilebilir.
Sonuç:
Trafikte kurallara uymak ve yayalara öncelik vermek çok önemlidir. Ancak, trafik cezaları da hukuka uygun şekilde düzenlenmelidir. Fahri trafik müfettişleri de görevlerini yerine getirirken, tutanaklarda tüm detayları eksiksiz bir şekilde belirtmelidir. Bu sayede trafik güvenliği ve adalet sağlanabilir.
