İşte karar metni:
“Bilindiği üzere ülkemizde eğitim ve öğretim faaliyetleri, Anayasamız gereği devletin gözetim ve denetimi altında yürütülmekte olup okul türleri, öğrenci kabul ve kayıtlarına ilişkin hükümler, ilgili kanunlarla düzenlenmiştir. Bu bağlamda 1739 sayılı Millî Eğitim Temel Kanunu, eğitimde gözetim ve denetim görevinin Millî Eğitim Bakanlığı uhdesinde bulunduğuna, 222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ise Türk vatandaşlarının eğitimlerini Türk ilköğretim okullarında sürdürmeleri gerektiğine hükmetmektedir. Yine aynı kapsamdaki 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nda ise özel okulların türleri ve bu okullara kabul edilebilecek öğrencilere ilişkin hükümler yer almaktadır. Bu anlamda Türkiye Cumhuriyeti dünyaya örnek olacak demokratik bir anlayışla ülkemizde faaliyet gösteren özel milletlerarası okullar, azınlık okulları ve yabancılar tarafından açılan toplam 328 okula, hukuk devleti sınırları içinde faaliyetlerini yürütebilmeleri için gerekli tedbirleri alarak, yukarıda sıralanan yasal düzenlemeler doğrultusunda eğitim öğretim yapmalarını sağlamaktadır.
Ancak son günlerde yasal statüsü olmaksızın faaliyet gösteren ve “Türk öğrenci” kabul eden okullarla ilgili olarak kamuoyunun gündemini meşgul eden hususlara ilişkin açıklamaya ihtiyaç duyulmuştur. Bu kapsamda faaliyet gösterdiği belirlenen Charles De Gaule ve Pierre Loti okullarının durumlarına ilişkin ilgililerle yapılan uzun müzakerelerde uzlaşılan noktalar aşağıda belirtilmiştir:
Müzakere sürecindeki iş birliklerinden ve yapıcı tutumlarından dolayı emeği geçen tüm yetkililere teşekkür eder, kamuoyuna saygıyla duyururuz.”
Ankara’daki Charles de Gaulle ve İstanbul’daki Pierre Loti liseleri, Türkiye’deki Fransız elçiliğine bağlı bulunuyor. İki okul da doğrudan Fransız Milli Eğitim Bakanlığı ve Yurt dışı Fransız Eğitim Ajansı (AEFE) tarafından yönetiliyor. Okulun eğitim-öğretim kararları direkt olarak AEFE tarafından alınıyor ve denetleniyor. Müfredat, AEFE’nin tüm dünyada eğitim veren kurumları ile uyumlu olarak düzenleniyor.
İki Fransız okulunun Türkiye’den resmi onayı bulunmuyor. Bu durumda iki okul da MEB tarafından resmi olarak tanınmıyor. Taraflar arasındaki anlaşmazlık da bu noktada başlıyor.
Aralık ayında MEB ve Fransız büyükelçiliği arasında yapılan görüşmelerin ardından 2024 yılı başında iki Fransız okuluna Türk vatandaşı öğrencilerin artık alınmayacağına dair haberler basına yansıdı.
12 Temmuz’da Türkiye Fransız Kültür Merkezi Genel Müdürü ve Kültür Etkinlikleri İşbirliği Müsteşarı Sylvie Lemasson imzasıyla velilere yazılı açıklama gönderildi.
Yorumlar kapalı.