Araştırmalara göre, Göbeklitepe’deki taş sütunlarda yer alan oymalar, yaklaşık 13.000 yıl önce meydana geldiği düşünülen bir kuyruklu yıldız çarpmasının tarihini işaret edebilir. Bu çarpmanın, dünya genelinde 1,200 yıl süren bir mini buzul çağına ve birçok büyük hayvan türünün yok olmasına neden olduğu düşünülüyor. Ayrıca, bu olayın ardından Batı Asya’da tarım ve yaşam tarzında önemli değişiklikler meydana geldiği ve medeniyetin doğuşuyla ilişkilendirilebileceği öne sürülüyor.
Yeni analizler, Göbeklitepe’deki sütunlara oyulmuş V şeklindeki sembollerin her birinin bir günü temsil ettiğini ortaya koydu. Bu bulgu, araştırmacılara 12 ay ve 11 ek günden oluşan 365 günlük bir güneş takvimi modelini bu sütunlar üzerinde sayma imkanı sundu. Ayrıca, sütunlardaki oymaların hem ayın hem de güneşin döngülerini tasvir ettiği, bu işaretlerin dünyanın bilinen en eski lunisolar takvimi olabileceğini gösteriyor.
Araştırmayı yürüten Dr. Martin Sweatman, Göbeklitepe’de yaşayanların gökyüzünü dikkatle gözlemlediklerini belirtti. Dr. Sweatman, bu gözlemlerin, kuyruklu yıldız çarpmasının ardından dünya üzerinde büyük değişiklikler yaşandığı bir dönemde yapılmasının, yeni bir dinin ve tarımda yeniliklerin ortaya çıkmasına neden olmuş olabileceğini ifade etti. Ayrıca, bu gözlemlerini kaydetme çabalarının, yazının ortaya çıkmasına giden yolda atılan ilk adımlar olabileceği vurgulandı.
Yorumlar kapalı.