1. Haberler
  2. Gündem
  3. İmamoğlu’ndan çarpık kentleşme tepkisi: Bir binada 650 daire olması ihanettir

İmamoğlu’ndan çarpık kentleşme tepkisi: Bir binada 650 daire olması ihanettir

featured
service

İmamoğlu şunları söyledi:

“Pozitif ayrımcılık meselesinde elbette pozitif ayrımcılığa ihtiyaç duyan unsurlar şehrimizde, ülkemizde hep vardır olacaktır, o bakımdan Esenyurt kentleşme ya da hocamızın güzel tarifiyle kentlileşememe meselesi üzerinden pozitif ayrımcılığa muhtaçtır. Özenli bir hizmet dönemine ihtiyacı vardır. Esenyurt denince insanın aklına ne geliyor diye baktığımızda bunu başkanımız çok aslında güzel bir biçimde tarifledi. Hem nüfus artış hızından şehrin 1989’dan bu yana nasıl bir gelişme ya da büyüme gösterdiğini, nüfus bakımından, yapılaşma bakımından. Bu hani dünyada eşi benzeri olmayan derken bir övgü sıfatı değil elbette. Hocamız bunu söylerken aslında bir hayret gibi ya da bir bazen de üzüntü gibi ifade edilen bir tarif. Bu bakımdan dikkatle incelenmeli. Bu duruma niye geldik? Niçin böyle bir şey yaşıyoruz? Niçin bu süreci kentimize, şehrimize buraya gelmek zorunda olan insanlarımıza yaşatıyoruz diye çok geniş bir perspektiften bakma mecburiyetimiz var. Mesele elbette ki hocamızın arzu ettiği emsali 1,25’den 1,50’ye çıkartmak da bizim meselelerimizden bir tanesidir ama meselenin özü aslında daha büyüktür. Daha farklı bir perspektiften bakabilmektir. Aksi takdirde gerçekten iyi olmaz işlerimiz.

Ülkemizi, şehrimizi bu anlamda iyi bir zaman dilimine taşıyamayız. Bizim bakışımız biraz böyle yani biraz bütünlükçü bakıyoruz. Bugün burada açık söyleyeyim. İstanbul’un 2050 vizyonuna çalışan bir İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin başkanı olarak bulunuyorum. 2050 vizyonunu ortaya koyduğumuzda bize hani çok mesafeli bir zaman dilimi gibi gelse de aslında bugünden baktığınızda 26 yıl halbuki ben 35 yıl önce bu bölgeye gelmiş bir insanım bana dün gibi geliyor. İşte hem üniversitem hem bir iş yaşamım hem evim vesaire üst üste koyduğunuzda ben 35 yıldır bu bölgenin şahidiyim sanki dün gibi, biz şimdi 26 yıl sonrasını İstanbul’unu hayal ediyoruz ve onu inşa etme gayreti içerisindeyiz. O da yarın gibi duruyor önümde. O bakımdan acele etmeliyiz ve bu şehrin, bu ülkenin önüne yanlışları değil, doğruları sıralamanın güçlü bir gayretini ortaya koymalıyız. Bir seferberlik dönemi yaşatmalıyız bu güzel ülkemize, bu cennet vatanımıza, 86 milyon yurtsever insanımıza, 16 milyon kıymetli hemşehrimize böyle bakabilmeyi ve böyle yaşatabilmeyi istiyorum açıkçası hem şehrimize tabi ki Esenyurtumuza. O bakımdan pozitif ayrımcılık meselesi gerçekten biraz geniş bir sahaya sahip”

Konuşmasında, birlikte hareket etmenin önemine ve şeffaf olmaya dikkat çeken İmamoğlu, “Ülkemizin hangi katmanına biraz dokunsanız, pozitif ayrımcılık talep etme hakkını kendinde görüyor. Hangi şehrine gitseniz kendinde pozitif ayrımcılık talebini kullanma hakkını görüyor. Aslında bütün bu süreçler iyi tartışılmalı, iyi konuşulmalı, iyi anlatılmalı ve iyi paylaşılabilmeli. Bugün aslında bir paylaşım masası burası çok kıymetli bir toplantıdır. Bir kere şu cümlelerimi kurarken birbirimizi şöyle tanımayı başarabilmeliyiz. Ben sizlerin arasından çıkmış bir hemşeriniz, bir komşunuz, bir dostlunuz, bir arkadaşınız, bir kardeşiniz nasıl kabul ederseniz bir insan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı. Aslında sizi temsil ediyor. Yani mülkün sahibi sizlersiniz ben sizi temsilen oradayım. Ve sizi temsilen işini iyi yapma mecburiyeti ve gayretinde olan bir insanım. Dolayısıyla meselenin yoldaşlığı hepimizi ilgilendiriyor. Sorunların çözümü birlikte hareket etmeyi gerektiriyor. Bu da şeffaf olabilmeyi, birlikte konuşabilmeyi, masaları kurup masalarda bu konuyu en üst seviyede tartışabilen ve buradan bir çözüm üretebilen kabiliyeti göstermek gerekli” ifadelerini kullandı.

Çözümde akla, bilime, planlamaya vurgu yapan İmamoğlu bu konuda da şunları söyledi:

“Mesele çözümü akıldan uzak olmamak, bilimden uzak olmamak, birlikte düşünebilmek, doğruya birlikte karar verebilmek. O bakımdan bu masanın özeti birlikte başarabilme masası, birlikte konuşabilme masası. Çünkü meselemiz birlikte çözmemiz gereken bir mesele. Yani kimse bir belediye başkanı seçildiğinde hükümdar olmuyor. Ya da kimse bir büyükşehir belediye başkanını seçildiğinde hükümdar olmuyor. Ya da bir devlet başkanı seçildiğinde, hükümet başkanı seçildiğinde hükümdar olmuyor. İster sarayda olsun, ister, Saraçhane’de olsun, ister Esenyurt’ta olsun. Bizim elimizde bulunan nimetimiz demokrasimiz, Cumhuriyetimiz, Mustafa Kemal Atatürk’ün bize emanet ettiği 100’üncü yılının içinde olduğumuz bu güzel cennet vatan, eksiğiyle fazlasıyla doğrularıyla yanlışlarıyla hepimizin katkı sunması gereken her şeye rağmen çok güçlü bir demokrat ruhuna sahip. O olmasaydı 31 Mart’ta böyle bir seçim sonucu olmazdı. Demokrasi var, o bakımdan izim buna layık bir davranışta bulunup bu mekanizmayı işlettiğimizde eminim ki çok güzel işleri başarabiliriz.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
İmamoğlu’ndan çarpık kentleşme tepkisi: Bir binada 650 daire olması ihanettir
Yorum Yap

You Can Subscribe To Our Newsletter Completely Free

Don't miss the opportunity to be informed about new news and start your free e-mail subscription now.

Yorumlar kapalı.

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Sosyal Medyada Biz