İstanbul Bahçeşehir’de ”Eros” adlı kediyi dakikalarca tekmeleyerek katleden İbrahim Keloğlan, Küçükçekmece Adliyesi 16. Asliye Ceza Mahkemesi, ”evcil hayvanı kasten öldürme” suçundan 3 yıl hapis cezası ”iyi hal” indirimi uygulayarak cezayı 2 yıl 6 aya indirmişti. Sanığa yurt dışı çıkış yasağı da konulmuştu.
Sanığa ”iyi hal” indirimi uygulanması hayvanseverler tarafından tepkiyle karşılanmıştı. Hukukçular ve Sivil Toplum Örgütleri, yerel mahkemenin kararına itiraz ederek, kararı İstinaf Mahkemesi’ne taşıdı.
Müşteki Ebubekir Fırat avukatı aracılığıyla, hayvanın sahibi olmadığını ancak kedinin bakımını üstlendiğini, kendisinin psikolojik olarak olaydan zarar gördüğünü söyleyerek, sanık aleyhine talepte bulundu.
Davaya katılma talebinde bulunan ve bu talepleri, ”suçtan doğrudan zarar görmedikleri” gerekçesiyle reddedilen İstanbul Barosu Başkanlığı Hayvan Hakları Merkezi, Ankara Barosu Başkanlığı Hayvan Hakları Merkezi, Hayvanları Çaresizlik ve İlgisizlikten Koruma Derneği (HAÇİKO), Mazmel Derneği ve Halkın Kurtuluş Partisi avukatları, “Öncelikle suçtan zarar gördükleri gerekçesiyle davaya katılan olarak kabulleri gerektiği, katılan olarak da sanığın üst sınırdan cezalandırılması ve TCK 62’inci maddesinin uygulanmaması gerekçesiyle” sanık aleyhine talepte bulundu.
Tarım ve Orman Bakanlığı vekili ile Cumhuriyet Savcısı da “sanığa üst sınırdan ceza tayini yapılmaması, TCK 62’inci maddesinin uygulanmaması” nedeniyle sanık aleyhine talepte bulundu.
Sanık Keloğlan ise ”savunma ve itirazları doğrultusunda hükmün bozularak beraati, aksi durumda alt sınıra yaklaşarak tayin edilecek cezanın hükmünün açıklamasının geri bırakılmasını” talep etti.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 32. Ceza Dairesi’nin konuya ilişkin verdiği karara ulaşıldı. Kararda, “… Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve teşdiden ceza tayini suretiyle takdiren sonuç ceza uygulamasına ve incelenen dosya içeriğine göre, mahkemenin kararında usule ve esasa ilişkin herhangi bir hukuka aykırılığın bulunmadığı, delillerde ve işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığı, ispat bakımından değerlendirmenin yerinde olduğu, eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğunun anlaşıldığı, yerel mahkemece sanığın mahkumiyetine iilişkin verilen kararda herhangi bir isabetsizlik görülmemiştir” ifadesine yer verildi.
Yorumlar kapalı.