Cumhuriyet gazetesinden Nagihan Yılkın’ın suallerini cevaplayan Volkan, hapsedilmesine giden süreçte AK Parti Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu’nun açıklamalarına dair yorumlarının saptırıldığını anlattı. Volkan, “İktidarın elinden, gereksinim dinlediğinde kullandığı İmralı silahını aldım” dedi. “Devletin infaz hukukunu/yasasını herkese adaletli biçimde uygulanmasını istemek nasıl kabahat olabilir?” diye soran Volkan, “Hapsedilmem tercihlerin kaybedilmesinin ilk siyasal neticeyidir” yorumunu yaptı.
AK Parti’nin ikiyüzlü bir Kürt politikayı izlediğini söyleyen Volkan, “‘Konut mapusundan ve bağışlamadan’ laf eden bu partinin, tercih evvelinde muhalefeti teröristlerle işbirliği yapmakla yargıladığını anımsattım. İktidarın İmralı’yı aralıksız olarak siyasal bir taşıt olarak kullanmaya çalıştığını belirterek, iktidarın politikada da tartışılan ‘tecrit’ meselesini çözerek Öcalan’ın infaz hukuku gereği avukatları ve yakınlarıyla görüştürülmesi gerektiğini söyledim” dedi.
“Kıyamet de bundan koptu” diyen Volkan, “Azıcık da ironiyle söylediğim değişik lafları, tabir uygunsa, hadisenin magazin yanıdır. AKP’liler ve yandaş basının daha evvel söylediklerine yollama ile söylenmiştir. Ehemmiyeti yoktur. Devletin infaz hukukunu/yasasını herkese adaletli biçimde uygulanmasını istemek nasıl kabahat olabilir?” ifadelerini kullanarak şöyle devam etti:
“Ortada bütün bir absürtlük var. AKP Diyarbakır Milletvekili Galip Ensarioğlu’nun kendisi zati bu müzakereyi mevzubahisi sohbette başlatıyor. Ancak muhakkak ki hem bu mevzuda oluşan fiili ve suskun bir uzlaşmayı bozmuş oldum hem de iktidarın elinden, gereksinim dinlediğinde kullandığı İmralı silahını aldım ya da almaya kalkıştım. Zira “Siz kamuoyunu İmralı üzerinden tehdit edip ayar vermekten bırakın. Ailesi ve avukatlarıyla görüşsün, ne dediğini kamuoyu da öğrensin” dedim. Mesele budur. Değilse, “Çok kitap okuyarak feylesof olduğu, politikayı iyi takip ettiği, zeki olduğu” gibi, daha evvel iktidar yanlılarınca ve üyelerince söylenmiş laflar, yukarıyada da belirttiğim gibi hadisenin magazinidir.”
“Ortada hapsedilmeyi gerektirecek bir kabahat yok, yorum ve hipoteze dayalı bir iddia, bağlamından koparılmış bir kurulum video nizamı var. Bunu hazırlanan iddia belgesinde de sarihçe görüyoruz” diyen Volkan, “Ben, hapsetme için bahane yapılan programda, AKP iktidarının iki suratlı ve siyasal sahtekârlık kokan Kürt meselesine yaklaşımını tartışarak tenkit ettim. Bir anlamda tenkit ettiğim mevzuyla yargılanarak hapsedildim. Ortada bütün anlamıyla bir hukuk komedisi bulunuyor. Düşünce ve ifade serbestliğinin, mevcut tüzüğün ağır bir ihlali mevzubahisi” ifadelerini kullandı.
Tutuklanması sürecinde bazı İYİ Partili adların kendisini hedef göstermesine de değinen Volkan, “İYİ Parti de benim hakkımda açılan soruşturmayı ülkenin demokrasi cephesinden kopmak ve iktidar havzasına kapağı atmak için bir fırsat olarak kullanmaya çalıştı” diyerek şöyle devam etti:” O sebeple utanç verici biçimde iktidarın arsız trollerine katıldılar. Surat kızartıcı biçimde trollük yaptılar. Bu hadise kendi tarihinde de siyasal tarihe de medya tarihine de kara bir kir olarak geçecektir. Bunu unutmayacağız. Sarih biçimde özür yalvarması gerekiyor ama bunu beklemiyorum ve artık bir ehemmiyetinin olduğunu sanmıyorum. Reel tasaları 6’lı masayı yıkmaya kalktıkları için tenkit etmemizdi.” HABER MERKEZİ