Kayadibikavlak Köyünde Barış Ailesi için bir geçim kaynağı olan su değirmeni Küre Dağları Milli Parkı’nın zirvelerinden gelen buz gibi suyun çarklara vurmasıyla dönüyor. İki çocuk sahibi çift birlikte çevre il, ilçe ve köylerden gelen ürünleri öğüterek köylülere teslim ediyor. Ahırda baktı 10 büyük başım yem ihtiyacını da değirmenden karşılayan çift atalarından kalan bu mesleğe uzun yıllar sürdürmek istediğini belirtti. İki göz ocaklı değirmende suyun gücüyle 3 saatte bir çuval ürünün hazır edildiğini söyleyen Barış çifti değirmenin yaklaşık 3 asırdır döndüğünü aktardı.
3 kuşak olarak değirmeni çalıştırmaya devam eden Metin Barış, 300 yılı aşkın süredir çalışan değirmenin dedesinden babasına sonra da kendisine kaldığını aktardı. Restore ettikten sonra değirmeni Bartın ve çevresine hizmet vermek amacıyla kullandıklarını söyleyen Metin Barış, mısır, buğday, yulaf ve arpalarını öğütmek için vatandaşların geldiğini vurguladı.
Eskiden değirmene çok fazla talep olduğunu dile getiren Barış, “Eskiden değirmene çok talep vardı, ama şu anda vatandaşlar da değirmen var, diye artık tarlasını ekip biçmeye başladılar. Burada öğütülen ürünler diğer değirmenlerin kalitesinden iyi oluyor. Su ile çalışan bir değirmen olduğu için taşları orantılı dönüyor. Bizim burada kış aylarında ırmakta taşkın olduğu için sel afeti yaşıyoruz.” dedi.
Değirmen arkının sel zamanlarında tıkandığına dikkat çeken Barış, atalarından kalan bu mirasa sahip çıkmak için canla başlasın çalıştıklarını söyledi. Sağlığı el verdiği sürece çocuklarıyla birlikte işletmeye devam etmek istediklerini dile getiren Barış, değirmen taşı bulma konusunda sıkıntı yaşadıklarını belirterek bu taşları yapan ocakların kalmadığını söyledi. İlerleyen süreçte sıkıntı yaşamamak için çevre köylerde artık kullanılmayan değirmen taşlarını getirdiğini söyleyen Barış, bölgede 28 adet eski değirmen bulunduğuna dikkat çekerek büyüklerin vefat etmesi üzerine hepsinin kapandığını aktardı.
Yüzyılı aşkındır bu değirmenin bulunduğunu belirten Melahat Barış, “Burası savaş zamanlarından kalan ata yadigarımız. Biz de bunu devam ettirebilmek için eşimle var gücümüzle çalışıyoruz. Özellikle kış aylarında bentlerimiz doluyor. Onları açmak için yoğun çaba sarf ediyoruz. Bu değirmeni duyan insanlar bize buraya mısır, arpa, yulaf ve buğday getiriyor. Biz de öğütüyoruz. Talebin çok olduğunu söyleyebilirim, insanlar artık eskiye dönmeye başladı. Biz de bunu yapabildiğimiz kadar yapmak istiyoruz” diye konuştu.
Yorumlar kapalı.