“Anayasayı çiğneyenle normalleşme olmaz. Bir parti kendi rezaletini yargıdan kaçıracak diye normalleşmeyi baltalıyorsa ona da kimse pabuç bırakmaz.” diyen Özel, “Normalleşmeyi herkes CHP’den biliyor, ya gelirsiniz emekliye, çiftçiye sahip çıkarsınız, AHİM kararlarına uyarsanız ne ala, uymuyorsanız biz buradayız. ” ifadelerini kullandı.
Dün akşam Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesinde silahlı saldırı sonucu yoğun bakıma alınan Şerafettin Bahadır’a ilişkin saldırısına da tepki gösteren Özel, “Sopalarla saldırınca normalleşme olmaz” dedi.
Özel’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Öyle bir günde buradayız ki bütün duygularımızın en üst düzeyde olduğu ve bütün Türkiye’nin gözünün önünde, belki de Türkiye siyasi tarihinin en büyük atılımlarından birinin yaşandığı, geçmişte sadece 2019’da CHP, İYİ Parti, Demokrat Parti, Saadet partisi… Koskoca bir ittifakla yüzde 23 oy aldığımız bir seçimden hemen sonraki seçimde bir başımıza, ‘ittifak yapalım’ dediğimizde ‘hayır, biz tek başımıza seçimlere gireceğiz’ dendiğinde buna saygı duyarak, en sert sert eleştirilere, en tahammüllü tavrımızla bir başımıza ama hangi partide olduğumuzu bilerek, Malatya’nın evladı, Türkiye Cumhuriyeti’nin İkinci Cumhurbaşkanı İsmet Paşa’nın ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisinde olduğumuzu bilerek dedik ki burası baba evidir.
Baba evi dediğin herkes baba evine doğar. Yazıhan’ın AK Partilisi de MHP’lisi de hangi görüşten olursa olsun, dedesinin, babasının partisi bellidir. Ama kimi baba evinden ayrılır. Kimi ırakta oturur, kimi yakında oturur. Kimi büyüğünü arar, kimi küçüklüğüne razı olur. Ama herkes bilir ki baba evinin çayı demlidir. Çorbası kaynamaktadır. Bacası tütmektedir. İşte biz dedik ki bu baba evi, Türkiye ittifakıdır. Bu baba evinin tapusu hiçbirinizde değildir. Bir kişiye kayıtlıdır. Onun da adı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tür. İşte o baba evine çağırdık, koşup geldiler. Farklılıkları konuşmayacağız dedik. Birbirimizle farklılıklarımız üzerinden atışmayacağız. Kimseyle kavga etmeyeceğiz. Kimseye hakaret etmeyeceğiz, sadece sizin sorunlarınızı konuşacağız ve sadece ve sadece halk için, millet için siyaset yapacağız dedik. Millet koştu geldi, baba evini doldurdu. 47 yıl sonra Atatürk’ün partisini birinci parti yaptı. Burada kazanılan belediyeler kadar, kazanılamayan belediyelere de bakmak lazım. Biz Malatya’da 2019’da hep beraber yüzde 23 oy alırken, bu seçimde siyaseten ağabeyim, büyüğüm, ustam Veli Ağbaba ile yüzde 38 oy aldık. Artık CHP başının üstündeki bölünmez cam dağını kırmıştır. Artık Malatya iyi gün dostunu, kötü gün dostunu görmüştür. Artık siyaseti yandaşları için değil, hangi görüşten olursa olsun bütün vatandaşları için yapanlar, milletin gönlünde hak ettikleri yeri almıştır. Çok istiyorduk ama bu sefer bu kadar oldu. Ben Malatya’ya üzülürken, Ulaş Karasu bana dedi ki ‘başkanım kalsın, bir sonraki seçimde alacak bir büyükşehir kalsın, Malatya’yı da bir dahaki sefere alırız’ dedi. Yazıhan’daki başarımız, önümüzdeki günlerde yapılacak ilk genel seçimde iktidarın anahtarı olacak.
Dün Diyarbakır ve Mardin arasında yangınlarda maalesef 12 vefatımız var. Türkiye’nin dört bir yanında orman yangınları sürüyor. Bayramda bizler evlerimizde otururken, bu belediyelerin kahraman itfaiyecileri, hatta bütün personelleri, orman müdürlüklerini çalışanları çok önemli mücadeleler veriyorlar. Allah, hepsini sakınsın. Allah hem onları hem canlarımızı hem ormanlarımızı korusun. Ancak Türkiye’nin orman varlıklarının bu kadar kolay kaybedilmişken 2024 yılının teknolojisine imkanlarına rağmen bu kadar ciddi zorluklara, bu kadar ciddi hatalara bir dönüp bakmak gerekiyor. Orman yangınları konusunda CHP olarak bütün yapıcı, yol gösterici önerilerimizle birlikte konuyu Meclis’te gündeme getireceğiz. Orman yangınlarına dur demek için çalışacağız.
Kuru kayısı burada üreticide 140 lira. Pazarda 300 lira, markette 370 lira. Emeği sen çekiyorsun. Alın terini sen akıtıyorsun. Çoluk çocuk, eşinle sen çalışıyorsun. Gün oluyor borç alıyorsun, kredi alıyorsun. Her şeyine sen katlanıyorsun Ama sen 140 lira alıyorsun. Alıp satan 370 liraya satıyor. Bir senede mazot, ilaç, gübre, işçilik ikiye katlandı. Fiyat sadece yüzde 40 artmış. Haksızlık, adaletsizlik burada. Günü geldi Tayyip Bey’in memleketinde çay mitingi yaptık. Günü geldi Trakya’da buğday mitingi yaptık. Herkesin derdi şu ki maliyetini kurtarmayacak, fiyatlara çiftçiye ‘çalış’ diyorlar. Adeta ‘sen köle gibi çalış, parayı başkaları kazansın’ diyorlar. Üzümde de böyle. Fındıkta da böyle, çayda da böyle. Kayısı da da böyle. Kayısıcının hakkını aramak için ne gerekiyorsa onu yapacağız. Hep birlikte mücadele edeceğiz.
Yorumlar kapalı.