Ancak dün Moskova’dan yaptığı bir konuşmada, yıllar önce büyükelçi olarak atandığı bu şehirden rejimi eleştiren açıklamalar yapması, birçok Suriyeliyi ikna etmedi. Eski büyükelçi, rejimin ihlallerinden sıyrılmaya çalışarak, Suriye’yi “mafya zihniyetiyle yöneten sistem” olarak nitelendirdi.
Bu sözleri, sosyal medyada büyük bir eleştiri dalgası yarattı. Suriyeliler, Caferi’nin açıklamalarını “sezonun en büyük U-dönüşü” veya “yılın en güçlü dönüşü” olarak tanımladı.
Esad’ın 8 Aralık’ta düşüşünden bu yana, birçok sanatçı, medya mensubu ve siyasetçinin de benzer şekilde fikir değiştirdiğine işaret ediliyor. Ayrıca, birçok kişi onun geçmişte “Suriye devrimine” karşı sert duruşunu, varil bombaları ve kimyasal silah saldırılarını “kurgu” olarak nitelendirmesini, “Beyaz Miğferler” hareketini hedef almasını hatırlattı.
Emekli General Esad Zubi, Al Arabiya’ya yaptığı açıklamada, Caferi’nin “yıllarca BM’de yalan söylediğini ve rejimin ihlallerini ve suçlarını örtbas ettiğini” belirtti. Zubi, “Caferi’nin kalbi Esad için atıyordu, vatan için değil.” dedi.
Araştırmacı Bassam el-Buni ise, “Yeni Suriye’de onun yeri olmamalı.” şeklinde konuştu. Eski büyükelçi geçtiğimiz gün Moskova’dan yaptığı açıklamada, “Suriye’nin gerçek bir rejim altında olmadığını, bir yolsuzluk ve mafya sistemi tarafından kontrol edildiğini” dile getirerek şaşırtıcı bir tavır sergilemişti.
Bunun yanı sıra, Suriye’nin artık tüm halkının olduğunu vurgulamış ve halkın zorlukların üstesinden gelebileceğine dair büyük bir güven duyduğunu söylemişti.
Beşşar Caferi, 14 Nisan 1956’da Şam’da doğmuş, uzun yıllar Suriye devletini uluslararası arenada temsil eden tanınmış bir diplomat ve siyasetçidir. Şam Üniversitesi’nde Fransız Edebiyatı eğitimi aldıktan sonra Paris Üniversitesi’nde uluslararası ilişkiler alanında yüksek lisans ve doktora yapmıştır.
Yorumlar kapalı.