1 adet kuzu budu (yağsız ve sinirsiz)
Osmanlı döneminden günümüze kadar ulaşan ve köklü bir yemek kültürünü temsil eden cağ kebabı, çok sayıda yörede sevilerek tüketiliyor. Özellikle Erzurum mutfağının öne çıkan lezzetlerinden biri olan bu kebap, bazı yörelerde “Eşkiya Kebabı” olarak da biliniyor.
1 adet soğan
100 gr yoğurt
Yeterli miktarda lavaş ekmeği
İlk çıkış noktası Erzurum’un Oltu ilçesi olan cağ kebabı, adını “cağ” denilen özel şişlerden alıyor. İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Karadeniz bölgelerinin bazı şehirlerinde de sevilerek yapılan bu kebap, coğrafi işaret tesciliyle Erzurum mutfağının vazgeçilmez bir simgesi haline geldi.
4 adet domates
6-7 adet yeşil biber
2010 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından coğrafi işaret alarak “Erzurum Oltu Cağ Kebabı” adıyla tescillenen bu ünlü kebap, Erzurum’un gastronomi mirası olarak öne çıkıyor. Erzurum’dan sonra en çok Kars, Artvin ve Kayseri gibi şehirlerde tüketilen cağ kebabı, odun ateşi üzerinde uzun süre pişirilerek eşsiz lezzetini kazanıyor.
1 çay kaşığı tuz
1 çay kaşığı karabiber
Bu özel lezzet, terbiye edilmiş kuzu etinin yatay bir şişe yerleştirilerek odun ateşi üzerinde pişirilmesiyle hazırlanıyor. Etin terbiyesi özenle yapılıyor; yoğurt, soğan, karabiber ve tuz gibi malzemelerle marine edilen kuzu budu, 24 saat boyunca bekletiliyor. Ardından yatay bir şişe dizilen et, yavaş yavaş çevrilerek odun ateşi üzerinde pişiriliyor. Bu yöntem, ete hem şırınım bir yumuşaklık hem de çarpıcı bir lezzet kazandırıyor.
Pişirme işlemi tamamlandığında, etin şişten ince ince dilimlenerek çıkarılması gerekiyor. Özellikle cağ kebabı için tasarlanan küçük şişlere takılan dilimler, lavaş ekmeği, ateşte pişmiş domates, biber ve kuru soğan gibi garnitürlerle birlikte servis ediliyor. Bu sunum hem göz dolduruyor hem de damaklarda şenlik yaratıyor.
Yorumlar kapalı.