Anadolu Ajansının haberine göre belediye binasında basın buluşması tertip eden Özcan, bundan sonraki süreçte görevini bağımsız olarak sürdüreceğini söyledi.
Özcan şunları söyledi: “Bu süreçte çifte standart uygulanması beni üzdü. Başka Bir Deyişle şu anda CHP’de metamorfoz isteyen ve bunu kamuoyuyla paylaşan o kadar çok insan var ki… İstanbul Megakent Belediye Başkanı’ndan tutun kimlere kadar. Partinin Grup Başkanı, grup başkanvekilleri dahil olmak üzere metamorfozdan bahsediliyor ama metamorfoz isteyenler ismine ihraç edilen ben oluyorum. Bu dostlarımı da buradan tekerrür uyarıyorum. Metamorfoza gidilmezse CHP Genel Başkanından başlayıp demokratik bir anayasa ve aktüellenmiş bir parti programıyla yola devam edilmezse CHP’yi 31 Mart’ta büyük bir mağlubiyet bekliyor” diye konuştu.
Özcan, kendisi hakkında alınan ihraç kararının, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun tek başına bir tasarrufu olmadığını, bunun kamuoyuna, bazı etraflara verilmiş bir ileti olduğunu savundu.
Yoluna ‘kendi bildiği Atatürkçü çizgiden asla taviz vermeden devam edeceğini’ dile getiren Özcan, “Bundan sonraki süreçte de aynı söylemlerle yoluma devam edeceğim” dedi.
Özcan, “Adalet ve Metamorfoz Yürüyüşü”ne katılan CHP abonelerinin disiplin heyetine sevk edilmesi güzergahında dedikodular olduğuna işaret ederek “Cumhuriyet Ulus Partisinde rahatsız olduğum bir mevzu var; sayı muhtelif olarak söyleniyor. 157 diyenler var, 200’e yakın diyenler var. Güya benim yürüyüşüme destek verdi diye ihtiyatlı olarak disipline veriliyorlarmış. Benim yürüyüşüme 200 şahıs filan katılmadı Cumhuriyet Ulus Partisi abonesi, en az 1000 şahıs katıldı farklı etaplarına ama bu 157 şahıs ya da 150 şahsın ehemmiyetli bir kısmı ilçe kurultay delegesi” ifadelerini kullandı.
Seçim kazanması için bir politik partinin adayı olması gerekmediğini söyleyen Özcan, “Bağımsız olarak aday olursan zati herkesin adayısın demektir. CHP’nin de AK Parti’nin de Milliyetçi Hareket Partisinin De” dedi.
Özcan, CHP’nin ihraç kararını yargıya taşıyacağını belirterek “Bu kararın haksız olduğunu, hukuksuz bir karar olduğunu belgelemek için. Sayın Kılıçdaroğlu partinin başında kaldığı sürece, parti Atatürkçüler tarafından idarenmediği sürece bu Cumhuriyet Ulus Partisi ile yol yürümem zati olası değil. Bu tercihlerde aday olacağım. Şu anda bağımsız olarak girmeyi tasarlıyorum ama siyaset zinde bir yapıdır. Bazı büyümeler olabilir, bu 6-7 ay içerisinde. Değişik bir karar alırsam da bunu kamuoyundan saklamam” diye konuştu.
