1960 yılında Hüseyin Ağa’nın torunlarından Fatma Güzin (Ataman) Kitaplı’nın sandıkta bulduğu Osmanlıca bir belgenin tapu olduğunun ortaya çıkması üzerine, o yıllarda başlatılan tapu veraset davası, Kitaplı’nın ölümünden sonra, ailenin diğer bireyleri tarafından devam ettirildi.
Osmanlı dönemine ait tapuların mirasçılarıyla ilgili birçok davaya danışmanlık yapan avukat Gülen Dokuzoğlu Can tarafından, Hüseyin Ağa’nın soyundan gelen 16 mirasçı adına, 2019 ve 2020 yıllarında Isparta Sulh Hukuk mahkemelerine toplam 12 mirasçılık tespit davası açıldı. Dava konusu, Küçük Ayasofya Camii haziresindeki, 1503 yılında Hüseyin Ağa tarafından inşa ettirilen Çardaklı Hamamı ve küçük bahçesiyle Hüseyin Ağa’nın yaklaşık 80 yıl önce yıkıldığı tahmin edilen konağının bulunduğu 323 metrekarelik alanları içeriyordu.
Açılan davalar, 2021 ve 2022 yıllarında sona ererken, en son mirasçılık davası da hissedarlardan Fatma Tevhide Meral Üstün, Ayşe Zeyda Üstün, Sevil Tansal ve Emine Banu Göker adına Isparta 2. Sulh Hukuk Mahkemesi’nce karara bağlandı. Bu kararların ardından tüm mirasçılar adına yapılan başvuru üzerine Fatih Tapu Müdürlüğü’nce nüfus kayıt güncellemeleri ve ilgili diğer tüm işlemler tamamlanıp 2 alanla ilgili tapular tescil ve teslim edildi.
Avukat Gülen Dokuzoğlu Can, Hüseyin Ağa’nın soyundan gelen 16 mirasçısı adına 1960 yılında sandıkta tesadüf eseri bulunan Osmanlıca tapu belgelerinin üzerine başlatılan ve uzun yıllar sonuç alınamayan miras davasında, Isparta Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açtıkları davaları kazandıklarını söyledi. En son geçen yıl şubat ayında sonuçlanan davanın ardından 16 hissedar adına Fatih Tapu Müdürlüğü’ne başvuru yapıldığını belirten Gülen Dokuzoğlu Can, isim düzenlemeleri ve güncellemeler gibi işlemlerin tamamlanarak hissedarlar adına tapularının tescil edildiğini belirtti.
Mirasçıların danışmanı Faruk Keleş, Hüseyin Ağa’nın 1503 yılında inşa ettirdiği Çardaklı Hamamı’nın küçük bir bahçesi bulunduğunu söyledi. Hamamın 1970’lerde kapandığını, o günden bu yana bakımsızlıktan harabeye döndüğünü belirten Faruk Keleş, “2015’te Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi Türkiye Milli Komitesi (ICOMOS) tarafından hamamın durumu Koruma Kurulu’na iletiliyor. Ancak hisselerinin yüzde 38’i Fahrettin Kerim Gökay Vakfı’na ait tarihi yapının, yüzde 62’lik hissesine sahip mirasçılar bulunamadığı için Hazine’de kayyum üzerinde duruyordu. Tapu davalarının sonuçlanmasıyla yüzde 62’lik hissenin tapularını, 16 mirasçısı pay oranlarına göre teslim aldı” dedi.
Yorumlar kapalı.