Fatih Serin, fidanların 10 yıl boyunca meyve verebileceğini belirterek, bu sürecin yatırımcılar için önemli bir gelir kapısı sunduğunu ifade ediyor. İlk yılında 1 dönüm seradan 300 kilogram ürün alan Serin, beşinci yıldan itibaren hasat miktarının 2 tondan fazla olabileceğini kaydediyor. Yılda iki kez hasat yapılması, çiftçilere sürekli bir gelir akışı sağlıyor.
Geçmişte domates ve fasulye gibi klasik ürünler yetiştiren Fatih Serin, artık tropikal meyvelere yöneldi. Serin, “Bir arayışa girdik. Avokado, mango gibi tropikal meyveleri denemek istedik; en mantıklısı çarkıfelek meyvesi geldi” diyerek bu yeni girişimin arka planını paylaşıyor. Mersin’de pek bilinmeyen bu meyve, Antalya bölgesinde daha fazla üretiliyor ve ihracat potansiyeli hızla artıyor.
Passiflora’nın sağlık faydaları da dikkat çekiyor. Sakinleştirici özellikleri ile bilinen bu meyve, özellikle uyku problemleri yaşayanlar için doğal bir alternatif sunuyor. Fatih Serin, kendi satışında meyvenin kilogram fiyatını 150 TL’ye, perakende satışlarda ise 200 TL’ye kadar çıkardığını belirtiyor.
Sonuç olarak, Türkiye’de henüz çok bilinmeyen passiflora, hem sağlık faydaları hem de karlılığı ile çiftçiler ve yatırımcılar için yeni bir fırsat sunuyor. Fatih Serin’in hikayesi, genç girişimcilerin cesaretle yeni pazarlara adım atabileceğinin güzel bir örneği.
Yorumlar kapalı.