1. Haberler
  2. Ankara
  3. Gündem
  4. Türkiye’nin su krizi derinleşiyor: Son 50 yılda 2 Marmara büyüklüğünde sulak alan kayıp

Türkiye’nin su krizi derinleşiyor: Son 50 yılda 2 Marmara büyüklüğünde sulak alan kayıp

featured

Dünya genelinde temiz suya erişimin temel bir insan hakkı olduğunu hatırlatan Dr. Kesici, bugün itibarıyla 1,2 milyar insanın suya ulaşamadığını, 2050’ye kadar ise her dört kişiden birinin su kıtlığı çeken ülkelerde yaşayacağını söyledi. Temiz su eksikliği nedeniyle milyonlarca insanın sağlık sorunlarıyla karşı karşıya olduğunu belirten Dr. Kesici, harekete geçilmemesi halinde önümüzdeki yıllarda 500 milyon kişinin daha ciddi risk altında olacağını ifade etti.

Türkiye, sahip olduğu 135 sulak alanla önemli bir biyolojik çeşitlilik ve tatlı su kaynağı barındırsa da, yanlış su yönetimi ve çevresel baskılar nedeniyle bu alanların büyük bir kısmını kaybetme riskiyle karşı karşıya. Seyfe, Kuyucuk ve Meke gölleri tamamen kururken; Sultansazlığı, Manyas, Burdur ve Uluabat gölleri ile Göksu, Kızılırmak ve Gediz deltaları ciddi kuruma ve kirlilik tehdidi altında. Özellikle Kızören Obruğu’nda, aşırı su çekimi nedeniyle çevresinde yeni obruklar oluştuğu tespit edildi. Türkiye’de RAMSAR Sözleşmesi kapsamında koruma altına alınan 14 sulak alandan yarısının büyük ölçüde yok olduğu belirtiliyor.

Türkiye’nin su rezervleri açısından en önemli bölgelerinden biri olan Akdeniz Havzası, tarımsal sulama, kontrolsüz sondaj kuyuları ve sanayi yatırımları nedeniyle hızla su kaybediyor. Antalya, Isparta ve Burdur’daki 155 bin hektarlık sulak alanın büyük bölümü, tarımsal faaliyetler ve yanlış su politikaları yüzünden yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Antalya’daki Yamansaz, Boğazkent ve Aksu deltası gibi alanlar da tamamen yok edilen doğal miraslar arasında yer alıyor.

Kuraklık ve iklim değişikliğinin birbirini beslediğini dile getiren Dr. Kesici, su kaynaklarının yüzde 80’inin yanlış yönetildiğini ve bilinçsizce tüketildiğini ifade etti. Su kaynaklarının hızla azalmasıyla birlikte toprakta ve havada nemin kaybolduğunu, bu durumun da iklim değişikliğini hızlandırdığını belirtti. Sınırlı su kaynaklarının bilinçsiz kullanımı nedeniyle, Türkiye’nin 2025 sonrası ciddi bir kuraklık ve buna bağlı üretim kaybı, suya erişim sorunları ve orman yangınlarıyla karşı karşıya kalacağı uyarısında bulundu.

Dr. Kesici, su krizine çözüm olarak yağmuru beklemek yerine bilimsel tarım uygulamalarına geçilmesi, sanayi ve kentleşmenin su kaynaklarına uygun şekilde planlanması gerektiğini belirtti. Türkiye’de son 60 yıldır yürütülen su ve tarım politikalarının günümüz bilimsel gerçeklerine göre düzenlenmesi gerektiğini vurgulayan Kesici, aksi halde gelecek yıllarda iklim krizinin daha da derinleşeceğini ve su kıtlığının kaçınılmaz olacağını ifade etti.

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Türkiye’nin su krizi derinleşiyor: Son 50 yılda 2 Marmara büyüklüğünde sulak alan kayıp
Yorum Yap

You Can Subscribe To Our Newsletter Completely Free

Don't miss the opportunity to be informed about new news and start your free e-mail subscription now.
Giriş Yap

Ankara Gündem Son Dakika Haberleri ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Uygulamayı Yükle

Uygulamamızı yükleyerek içeriklerimize daha hızlı ve kolay erişim sağlayabilirsiniz.

Sosyal Medyada Biz