İşletmede sürekli kravat taktığını belirten Okhan, “6 kardeşiz, hepimiz de bu şekilde lokanta işletiyoruz. Duvarda fotoğrafları bulunan kişiler atalarımız. Tarihi resimlere, Yozgat tarihine ve Osmanlı Devleti’ne karşı da büyük bir ilgim var.” dedi.
Böyle bir yer açmanın senelerdir hayali olduğunu belirten Okhan, kurduğu işten dolayı çok mutlu olduğunu vurguladı. Dükkanda ezogelin, mercimek, kelle paça gibi çorba çeşitleri bulunduğunu belirten Okhan, sulu yemek çeşitleri olduğunu da vurguladı.
Ortaokuldan bu yana çoğu öğrencinin takmayı sevmediği kravatı özenle taşıdığını belirten Okhan, kendi ütüsünü kendi yaptığını belirterek temizlik, titizlik hastalığı olduğunu da söyledi. Gardırobunda sakladığı kravatları olduğunu ifade eden Okhan, “Buraya ancak bu kadarı sığdı. Temiz ve titiz çalışmak benim prensibim. Kravatlının çorbacısına gidelim diyerek benim iş yerimi tavsiye ederler. Kravatımla temizliğimi bağdaştırırlar. Duvarda asılı olan kravatlarım müşterilerimizin de dikkatini çekiyor. Fotoğraf çektirenler oluyor. ‘Kravatla çorba mı yapılırmış’ diyenler oluyor. Ben de bu ilgiden çok memnunum.” dedi.
İşletmeye müşteri olarak gelen Abdurrahman Erdoğan, işletme sahibinin arkadaşı olduğunu belirterek kendisini tercih etme nedeninin ilk başta arkadaşı olması olduğunu belirtti. Erdoğan arkadaşının işini severek yaptığını belirterek müşterilere karşı son derece güler yüzlü olduğunun da altını çizdi. Erdoğan, “Bu giyim kuşamından da anlaşılıyor. Fırsat buldukça geliriz. Hizmetlerinden memnunuz.” diye konuştu.
Yorumlar kapalı.