Kahverengi kokarca, Çin, Japonya, Tayvan ve Kore Yarımadası’na özgü bir böcek türüdür. 2 santimetreye kadar boylanabilen bu zararlı, savunma amacıyla yaydığı kötü kokuyla tanınır. Zamanla ticaretle birlikte dünyanın dört bir yanına yayılmıştır. ABD’de 1996’da ilk kez görülen kahverengi kokarca, Avrupa’da ise 2007’de İsviçre’de tespit edilmiştir. 2017’de Türkiye’ye de adım atan bu istilacı böcek, özellikle Karadeniz bölgesinde tarım ürünlerine büyük zarar vermeye başlamıştır.
Kahverengi kokarca, elma, şeftali, soya, mısır, fındık gibi önemli tarım ürünlerini tehdit etmektedir. Bu böcek türü, 300’den fazla bitki türüyle beslenebiliyor ve tarım alanlarında ciddi kayıplara yol açabiliyor. Bunun yanı sıra, evler, depolar ve ahırlar gibi kapalı alanlarda toplanarak yaydığı yoğun kötü koku ile de halkı rahatsız ediyor.
Kahverengi kokarca ile mücadelede kimyasal ilaç kullanımı yerine, doğayı koruyarak biyolojik çözüm yolları tercih edilmeye başlandı. 2021 yılında Karadeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü’nde kurulan biyolojik mücadele laboratuvarı, bu alandaki en önemli adımlardan biri oldu. 2022 yılında İtalya’dan getirilen Samuray Arısı, burada çoğaltılmaya başlandı ve 2023 yılı itibarıyla doğaya salındı.
Samuray Arısı, kahverengi kokarcayı hedef alarak onun yumurtalarını içine bırakıyor. Böylece kokarcanın üremesi engellenmiş oluyor. Bu doğal yöntem, hem çevreye hem de tarım ürünlerine zarar vermeden zararlı böceğin popülasyonunu kontrol altına almayı sağlıyor.
Yorumlar kapalı.