ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, ATO Congresium Kongre ve Sergi Merkezi’nde düzenlenen “MIS Madencilik Kongresi, İş Makineleri ve Ekipmanları Fuarı”nın açılışına katıldı. Kuzey Makedonya Ekonomi ve Çalışma Bakanı Besar Durmishi, Kuzey Makedonya’nın Ankara Büyükelçisi Jovan Manasijevski, ATO Meclis Başkanı Mustafa Deryal, Ankara Sanayi Odası Başkanı Seyit Ardıç, Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, OSTİM OSB Başkanı Orhan Aydın, ATO Yönetim Kurulu Üyesi Ali İhsan Güçlü, Meclis Başkan Yardımcısı Ali İhsan Özdemir, Global Enerji Derneği Başkanı Murat Dilek, OSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Ekinci, ATO üyeleri, sektör temsilcileri ve çok sayıda davetlinin yer aldığı programda konuşan Baran, madenlerin tarihten bu yana insanlık için önemine dikkat çekti.
“Gayri Safi Milli Hasılamızın yüzde 1’ini madencilik sektörü oluşturuyor”
Türkiye’nin madencilik açısından kısmen kendi kendine yeten ülkeler arasında yer aldığını kaydeden Baran, dünyada ticareti yapılan 90 madenin 70’inin Türkiye’de kaynak olarak bulunduğunu, bunlardan 22’sinin de ihraç edilebilir halde olduğunu söyledi. Baran, “2023 yılında 270 milyar liralık hacimle Gayri Safi Milli Hasılamızın yüzde 1’ini madencilik sektörü oluşturuyor. İhracatta da 5 milyar doları aşan bir düzey yakalamış durumda. Hammadde ve ürün olarak imalat sanayiine girdi sağlayan madencilik sektörü, birçok sektöre doğrudan yaptığı katkılarla ekonomiyi geliştiren özel bir sektör” diye konuştu.
Türkiye’nin en zengin maden rezervinin bor olduğunu hatırlatan Baran, “Dünyadaki bor rezervinin yüzde 72’si ülkemizde bulunuyor. Dünyanın en çok mermer ve traverten ihraç eden ülkelerinden biriyiz. Çinko, bakır ve krom cevherlerimiz Çin’den Amerika’ya, İspanya’dan Hindistan’a kadar ihraç ediliyor” açıklamasında bulundu.
Ankara madencilikte de öncü
Ankara’nın madenlerin yanı sıra hammadde kaynakları bakımından da zengin ve sektörün öncüsü bir şehir olduğunu belirten Baran, “Trona başta olmak üzere çimento hammaddeleri, bentonit, kaya tuzu, kireçtaşı, kum-çakıl, sodyum sülfat ve mermer Ankara’nın zenginlikleri arasında yer alıyor” dedi.
Baran, emek yoğun bir alan olan madencilik sektörünün doğrudan 150 bin, dolaylı olarak da 2 milyon kişiyi aşan istihdam sağladığını dile getirdi. Madencilik sektörünün çevre konularıyla da ilgili olduğuna dikkat çeken Baran, “İklim değişikliği konusunda kaygılar küresel düzeyde artıyor. Yeşil Mutabakat ve yeşil dönüşüm süreçlerinden en fazla etkilenecek sektörler arasında yer alan madencilik sektörünün, ihracat pazarlarımızda yaşanan değişim ve dönüşüme kayıtsız kalması mümkün görünmüyor. Sektörün öncüsü olan kuruluşlar, süreci yakından takip ediyor. Ülkemiz bir yandan yüksek katma değerli ürünlerin üretilmesi ve ihraç edilmesi hedefleri doğrultusunda emin adımlarla ilerlerken, diğer yandan çevreci ve çevreyi koruyarak üretim gerçekleştirmek için de önemli adımlar atıyor. Madenlerimizde yeni çevre normlarına uygun önlemler alınarak, üretim gerçekleştirilmesi bugünün sorunu gibi gözükse de bizim gelecek nesillere karşı en birinci sorumluluğumuz durumunda” ifadelerine yer verdi. – ANKARA
Yorumlar kapalı.