Gayrimenkul Uzmanı Mustafa Hakan Özelmacıklı, icradan satışa sunulan gayrimenkullerin fiyatlarının dikkat çekici seviyelerde olduğunu belirtiyor. Özelmacıklı’ya göre bu durumun temel nedenlerinden biri, uzun süren davaların taşınmazların değerini zamanla düşürmesi. Ayrıca bazı gayrimenkuller, borçtan değil, ortaklığın giderilmesi davası gibi farklı hukuki nedenlerle de satışa sunulabiliyor.
İhaleye katılmak isteyenlerin taşınmazın değerine göre belirlenen teminat bedelini yatırmaları gerekiyor. Bu bedel, ihale kazanıldığı takdirde satış fiyatından düşülüyor. Ancak teklif verilmesine rağmen alım gerçekleşmezse, teminat iade edilmiyor. Katılımcıların, ihaleye girmeden önce bu şartları dikkatle incelemesi önem taşıyor.
İhale ilanlarında KDV durumu da ayrıca belirtiliyor. Konutun büyüklüğüne ve türüne göre yüzde 1 ila yüzde 20 arasında KDV uygulanabiliyor. Bu nedenle taşınmazın ilan bedelinin dışında ödenecek vergiler de hesaba katılmalı. Ayrıca bazı taşınmazlarda tapu türü nedeniyle krediye uygunluk sorunu yaşanabiliyor.
Birçok icra satışında taşınmazın içi görülmeden teklif verilmesi gerekebiliyor. Bu da beraberinde bazı riskler getiriyor. İçinde kiracı bulunan ya da kullanılamaz durumda olan evlerle karşılaşılabiliyor. Özelmacıklı, “Taşınmazı hayal ettiğiniz gibi bulamayabilirsiniz” diyerek, ihale dosyalarının detaylı incelenmesi gerektiğini vurguluyor.
İhale sürecinde bazı konutlar uygun fiyatla el değiştirirken, bazıları ise rekabetin artmasıyla piyasa değerinin üzerinde satılabiliyor. Özellikle yatırım amacıyla bu süreci takip eden kişi ve ekipler, potansiyel kazanç hedefiyle ihalelere katılım gösteriyor.
Uzmanlar, icradan konut alımını ilk defa ev sahibi olacaklar için riskli buluyor. Bilgi eksikliği, taşınmazın fiili durumu, krediye uygunluk gibi unsurlar nedeniyle bu yöntemin daha çok yatırımcılar tarafından tercih edildiği ifade ediliyor. Sürecin daha sağlıklı işlemesi için şeffaf değerleme sistemlerine ve detaylı bilgi haritalarına ihtiyaç olduğu da vurgulanıyor.















Yorumlar kapalı.