Adıgüzel, hükümetin Temmuz ayında asgari ücrete zam yapılmaması kararını eleştirerek konuya ilişkin şunları söyledi:
“Mehmet Şimşek bir açıklama yapmış, asgari ücretin yeterli düzeyde olduğunu söylemiş. Aklıma Erdoğan’ın başbakan olmadan önceki bir konuşması geldi. Eğer bu ülkede ülkenin yarısı yoksulluk sınırının altında, dörtte biri de açlık sınırının altındaysa, bu durumdan hükümet sorumludur demişti. Şu anda bir ileri aşamaya geçtik. O gün yarısı yoksulluk sınırı altındayken bugün yarısı açtık sınırının altında. Erdoğan’ın 20 yıllık icraatı, o gün eleştirdiğinden iki kat kötü duruma getirdi.
Asgari ücretlinin geliri 2 ayda erimişken, Temmuz ayında zam beklentisi varken, Mehmet Şimşek şimdiden asgari ücret zaten yüksek diyerek zam yapmamanın yolunu yapıyor. Yıl sonu enflasyonu yüzde 38 olacak diyor. Verdiği tüm oranlar gerçek dışı. Ocak ayından bugüne enflasyon yüzde 26, yıl sonunda yüzde 38 olacak dediği enflasyon da yüzde 42’ye doğru revize edilmeye başlandı. Hayali bir hedef üzerinden asgari ücrete zam yapmamanın yolunu arıyor. Şimşek’in böyle dediği ortamda TÜİK hissedilen enflasyonun daha yüksek olduğunu söylüyor. TÜİK Mehmet Şimşek’i yalanlıyor, Mehmet Şimşek Erdoğan’ı yalanlıyor, Erdoğan’ın ise kafası hala Nas’da kalmış. Böylesi bir ekonomi yönetimi ile karşı karşıyayız.
Mehmet Şimşek Ayrıca CHP’nin zorlamasıyla EYT yükünün altına girdik diyor. 700 milyar TL’den bahsediyor. Dünyada ekonomide kötü yönetimini muhalefet partisine yükleyen başka hükümet yoktur. Yanlış ekonomi politikanız nedeniyle kur korumalı mevduat adı altında verdiğiniz zararı ne yapacağız? Neden ondan bahsetmiyorsunuz?
Mehmet Şimşek diyor ki yurt dışı harcını artıracağız. Dünyada yurt dışına yasal yollardan çıkanlara fahiş zam yapan fakat yurda kaçak yollardan girenlere ise maaş bağlayan başka ülke yoktur. Yurt dışına gidenlerin turizm amaçlı gittiği ve gelir durumlarının yüksek olduğunu söyleyen bir Mehmet Şimşek var. Oysa yurt dışına Eğitim amaçlı, kültür sanat amaçlı da gidiliyor. Bu yapılan uygulama ülkeyi kapatmaktır. Yaptığınız hataların yükünü bu tür uygulamalarla, dar gelirli kesimlerden, asgari ücretlilerden ve emeklilerden çıkarmaktan vazgeçin.”
