Çoğu iş arayan, şirketlerin liyakat yerine düşük ücret ve yüksek beklenti dayattığını düşünse de tablo daha farklı görünüyor. İnsan Kaynakları uzmanlarına göre birçok şirket, imajını güçlendirmek, CV havuzu oluşturmak veya piyasayı analiz etmek için gerçekte doldurulmayacak pozisyonlar açıyor. Uluslararası araştırmalar, iş ilanlarının yaklaşık yüzde 30’unun bu kategoriye girdiğini ortaya koyuyor.
Türkiye gazetesinden Kaan Zenginli’nin haberine göre, İK Danışmanı Ece Besteci, şirketlerin bu yöntemi çoğu zaman güçlü bir kurum imajı çizmek ya da gelecekteki ihtiyaçlar için aday toplamak amacıyla kullandığını belirtti. Besteci, içeride terfi edecek çalışanları dışarıdaki adaylarla kıyaslamak veya ani ayrılık durumlarına karşı hazırlıklı olmak için de hayalet ilanların açıldığını söyledi.
Sosyolog Dr. Emre Eyüboğlu ise konunun toplumsal etkilerine dikkat çekti. Eyüboğlu, “İnsanlar çok sayıda ilan gördüğünde, ‘iş var ama kimse çalışmak istemiyor’ gibi yanlış bir algı oluşuyor. Oysa iş arayanlar başvurularına cevap alamıyor. Bu hayal kırıklığı gençlerde motivasyon kaybına, uzun süre işsiz kalanlarda ise umutsuzluk ve sosyal dışlanma hissine yol açıyor. Hayalet ilanlar sadece iş piyasasını değil, toplumsal güveni de sarsıyor” dedi.















