Karakaş’ın açıklamalarında öne çıkan bir diğer başlık ise 8 Eylül 1999’un emeklilik açısından belirleyici bir sınır olduğu gerçeği oldu. Bu tarihten bir gün önce sigortalı olan kadın memurlar 7200 prim günüyle emekli olabilirken, bir gün sonra sigortalı olanlar için bu sayı 9000 güne çıkıyor. Karakaş, aradaki bu farkı “açık bir uçurum” olarak değerlendirdi.
Kadınların üretim sürecindeki rollerine de dikkat çeken Karakaş, özellikle 9 Eylül 1999 sonrası işe başlayan kadınların 1800 gün daha fazla prim ödemek zorunda kalmasını adaletsizlik olarak nitelendirdi. Bu durumun kadın çalışanların hem motivasyonunu düşürdüğünü hem de psikolojik yıpranmalara yol açtığını dile getirdi.
İsa Karakaş, erken emeklilik uygulamalarına karşı olduğunu açıkça ifade ederken, mevcut dengesizliklerin giderilmesi gerektiğini savundu. Karakaş’a göre özellikle kadın memur ve Bağ-Kur’lulara uygulanan 1800 günlük farkın hafifletilmesi ve bu konuda yasal düzenlemenin artık ertelenmeden hayata geçirilmesi gerekiyor. Emeklilikte kademeli geçişin yarattığı eşitsizliklerin çözümü için atılacak adımlar, milyonlarca kişiye umut olacak.
Yorumlar kapalı.