Tuz ve ses dalgalarıyla üretilen bu yeni cam, otomobilden bina camlarına kadar birçok alanda kullanılabilecek potansiyele sahip. Cam üretiminde devrim yaratacak yeni yöntem, malzeme biliminde çığır açan bir keşif olarak değerlendiriliyor. Kendini temizleyebilme ve mikroplardan arınma özelliklerine sahip olan yeni cam türü, kimyasal kaplamalara olan bağımlılığı azaltarak çevresel sürdürülebilirliği destekliyor.
Yeni yöntemde, sıradan camlar toksik olmayan diazonyum tuzu çözeltisine batırılıyor ve ardından 24 kHz frekansında ultrason dalgalarına maruz bırakılıyor. Bu işlem, camın yüzeyinde kimyasal bir reaksiyon başlatarak organik bir katman oluşturuyor ve malzemenin yapısını tamamen değiştiriyor.
Advanced Functional Materials dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, bu yenilikçi üretim süreci sayesinde hem çevre dostu hem de maliyet açısından verimli bir cam üretimi mümkün hale gelebilir. Yeni camın, özellikle hijyenik ortam gerektiren hastaneler ve laboratuvarlar gibi alanlarda da büyük bir avantaj sağlayacağı öngörülüyor.
CAM ÜRETİMİYLE SINIRLI KALMAYACAK
Araştırmacılar, geliştirdikleri teknolojinin suya dayanıklı camların yanı sıra mikroplara karşı dirençli yüzeyler oluşturabileceğini belirtiyor. Ayrıca, su filtreleme sistemlerinde kullanılarak mikroplastiklerin azaltılmasına katkı sağlayabileceği ifade ediliyor.
Bilim insanları, bu teknolojinin yalnızca cam üretimiyle sınırlı kalmayacağını, farklı sektörlerde de önemli değişimlere yol açabileceğini belirtiyor. Özellikle biyoyakıt üretimi ve su filtreleme sistemlerinde de bu yöntemin kullanımı gündeme gelebilir.
Yorumlar kapalı.