Medyatava’da yer alan habere göre, Kapalıçarşı’da ve kuyumcularda bir kıtlık olduğundan söz eden Selçuk Geçer, “Dolar 32 liranın üzerine çıktı. Aslında bakarsanız dolar kuru serbest piyasada daha pahalı. Normal mi bu durum? Evet normal. Bir yandan kıtlık var ondan normal. Bir yandan da zaten bankalar arası bir tık üzerinde olur. Normal koşullar dahilinde piyasadan 33 liraya dolar almaya başlıyorsanız Kapalıçarşı’da ve kuyumcularda bir kıtlık olduğu ya da döviz bürolarında bir kıtlık olduğu anlamına gelir ya da bir kıtlığın başladığı anlamına gelir. Bunu da söylüyorduk zaten” dedi.
“Bir dövizi bir ürünü ne kadar baskılarsanız o kadar çok karaborsa yaratırsınız. İşte tam da onunla karşı karşıyayız. Devalüasyon etkisi nasıl olur derseniz dolar bir anda 60 lira seviyesine kadar gider ya da 50 lira seviyesine gider. Bu devalüasyon etkisidir” ifadesini kullanan Selçuk Geçer, şunları söyledi:
“Bunun temel nedeni de kurun gerçek değeri yerine gelmesidir yani gerçek yerine oturmasıdır. Siz gerçek yerle ilgili farkı ne kadar açarsanız devalüasyon etkisini de o kadar arttırmış olursunuz. Bugün dolar 50 TL iken yarın 60 TL olacak.
Enflasyona bağlı olarak ve diğer gelişmelere bağlı olarak doların değeri 60 liralık bir kur olması gerekirken siz 30 liralık bir dolar kurunu hala tutmaya devam ediyorsanız bir anda 30 liradan 60 liraya gittiğinde işte o oranda bir devalüasyon etkisi olmuşmuş olur.
Bu etkiyi ortadan kaldırmak istiyorsanız adım adım kademe kademe akıllı bir şekilde kuru doğru yerine götürmek zorundasınız. Ama Türkiye’de ne yazık ki seçimler her şeyden öte ve önemli olduğu için biz doları baskılıyoruz.”