Uzmanlar, kötü bir uyku sonrası kahve tüketiminin metabolizma üzerinde olumsuz etkileri olabileceğini vurguluyor. Uzmanlar, kahvaltıdan önce içilen sert bir kahvenin kan şekeri ve insülin seviyelerinde ani değişimlere neden olabileceği konusunda uyarıyor.
Kahvenin fiziksel performansı artırıcı etkileri düşünüldüğünde, spor öncesinde tüketmek isteyenler için uzmanlar, egzersizden 45-60 dakika önce kahve içilmesini öneriyor. Bu süre, kafeinin etkilerinin zirveye ulaşması için uygun zaman aralığı olarak kabul ediliyor.
Ayrıca, kahvenin stres hormonu olarak bilinen kortizol seviyesini artırabileceği de belirtiliyor. Kortizol, sabah saatlerinde doğal olarak en yüksek seviyede bulunurken, kahve tüketimi bu seviyeyi daha da yükseltebilir. Bu nedenle, kahve içmek için kortizol seviyelerinin düşmeye başladığı saatlerin tercih edilmesi öneriliyor.
Bu ani değişikliklerin, vücudun kahvaltıyı sindirme ve işleme kapasitesini zorladığı, bu durumun uzun vadede tip 2 diyabet ve kalp hastalığı riskini artırabileceği ifade ediliyor. Betts, kahve tüketimini kahvaltının ardından yapmanın metabolizma ve genel sağlık açısından daha güvenli bir tercih olduğunu belirtiyor.
SABAH KAHVESİNİN DİĞER ETKİLERİ
KAHVALTIDAN SONRA KAHVE DAHA GÜVENLİ
Sabah kahvesi tüketimiyle ilgili başka potansiyel riskler de bulunuyor. Kafeinin idrar söktürücü etkisi nedeniyle vücudun sıvı kaybını artırabileceği ve bu durumun özellikle sabah saatlerinde susuz kalma riskini yükseltebileceği belirtiliyor. Uzmanlar, güne bir bardak su içerek başlamanın daha sağlıklı bir alternatif olduğunu ifade ediyor.
Uzmanların ortak görüşü, sabah kahvesinin kahvaltının ardından tüketilmesi gerektiği yönünde. Bu basit zamanlama değişikliği, hem metabolizma üzerindeki olumsuz etkileri önleyebilir hem de sağlık risklerini azaltabilir.
Yorumlar kapalı.