Bahçeli, dünkü Grup Toplantısı’naki açıklamalarında Selvi’nin yazısına işaret ederek, “’Osman Kavala serbest bırakılmalıdır’ dese daha tutarlı ve omurgalı bir açıklama yapmış olurdu” demiş, ardından da onu ‘tetikçi ve kimliksiz’ ilan etmişti. Bahçeli’nin sözleri şöyleydi:
“Gezi Davası’na ceza verilmesine esas teşkil eden ve ortadan kaldırılmak istendiği iddia edilen Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nden kastedilen başbaşkan ve bakanlar kuruluymuş. Eğer yapılan itirazlar reddedilirse Gezi sanıkları Anayasa değişikliği ile getirilen sistemden yararlanacaklarmış. Yeni hükümet sisteminde yürütme gücü bakanlar kurulu tarafından değil, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi tarafından kullanılmaktaymış. Başbakan ve bakanlar kurulu, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin içinde yaşatılıyormuş. Suçun mağduru olan hükümet, yasa ve anayasadan çıkarılmış. Ortada mağdur olmayan bir suç kalmış. Mağdur olmayan suç olmazmış!
Emin olunuz bunları kaleme alan şahıs, doğrudan doğruya ‘Osman Kavala serbest bırakılmalıdır’ dese daha tutarlı ve omurgalı bir açıklama yapmış olurdu. ‘Suç eskidi, yeni sistemde geçersiz’ demek devleti ve milleti bilmeyen, bilse de hasır altı eden tetikçilerin ve kimliksizliklerin harcıdır. Bunlar Gezi’nin gizli adamlarıdır.”
Bahçeli’nin bu sözlerine bugünkü yazısında yanıt veren Selvi, “Seviyeli bir dille eleştirilerde bulundu” dedi.
Selvi’nin yazısındaki ilgili bölüm şöyle:
“MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli isim vermeden yazımdan alıntılar yaptı. Seviyeli bir dille eleştirilerde bulundu. Hakaret olmadığı sürece eleştirilerden yararlanırım. Ben farklı düşünüyorum, Bahçeli farklı düşünüyor. Önemli olan farklılıklarımızla birlikte konuşabilmemiz. Netice itibariyle hepimiz bu ülkenin evlatlarıyız.
Ben Kavala sevdalısı değil, Türkiye sevdalısıyım. Ülkemin çıkarlarını özgürlüklerde ve reformlarda görüyorum. Yeni dönemde yeni bir siyaset inşa etmenin gerekli olduğuna inanıyorum. Farklı düşünenler ise bunu tehlikeli bulabilir. Hakaret ve tehdit olmadığı sürece bunları tartışabiliriz.”
Yorumlar kapalı.