“Böylesi zor bir dönemde özellikle benim siyasi yol arkadaşlarım, özellikle benim CHP içinde siyaset yapan arkadaşlarıma ya da belediye başkanı, meclis üyesi, milletvekili olan partinin üst yönetimine net olarak bir şey söylemek isterim” diyen İmamoğlu, şunları kaydetti:
“Zaman, önümüzdeki sürece dair en iyi şekilde hazırlanma zamanıdır. Zaman, milletin sorunlarını konuşmayı ve o sorunlara çözüm bulmayı bize emreden bir zamandır. Zaman aynı çatı altında siyaset yapan insanların ‘sen benim ayağıma bastın, sen benim koluma dokundun, yüzüme sert baktın’ zamanı değildir. Bununla uğraşan kim varsa benim yol arkadaşım değildir, nokta.
Mesele memleket meselesidir. Memleket meselesi doğrultusunda koşan, hizmetini yaparken en iyi nasıl yaparız diyen belediye başkanı benim yaşam boyu en üstün yol arkadaşımdır. ‘Ekrem İmamoğlu koşuyor, çalışıyor. Ben ondan daha fazla koşacağım, daha çok çalışacağım’ diyen bir siyasetçi benim en kadim yol arkadaşımdır, nokta.
Ama parti içindeki mevzuları konuşup konuşturan, geceyi gündüzü meşgul eden, meseleymiş gibi bu mesele üstünde tepinen kim varsa hem bu millete ihanet eder hem de Başkomutan Meraşal Mustafa Kemal Atatürk’e ihanet eder. Bu kadar net.
Parti işi araçtır. Mesele millete hizmettir. Ben partime de öyle bakıyorum. Ben CHP’liyim… CHP, onur duyduğum, ferdi olmaktan gurur duyduğum partimin bir araç olduğunu bilirim. Memleketime ve milletime layık olma gayreti için hiç kimseyi tanımam, bir tek 86 milyon milletimi tanırım. Bu şiar, her siyasetçinin şiarı olmalıdır.”
Yorumlar kapalı.