Kılıçdaroğlu, salonda meşaleler ve sloganlarla karşılandıktan sonra konuşmasına merhum gazetecileri anarak başladı. Demokrasiler için basın özgürlüğünün kritik önemine vurgu yaparak başlayan Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin zor zamanlar geçirdiğini belirtti ve şunları söyledi:
“Kalemini satmamak gibi onurlu bir görevi üstlenen gazeteciler, her zaman başımızın üstündedir. Onlara saygı duymak hepimizin görevidir. Türkiye’de demokrasi var mı? Bunun üzerinde düşünmek zorundayız. Olmadığını biliyoruz. Yaşadığımız tablo düşüncelerimizi özgürce ifade edebileceğimiz bir tablo değil. Elinde kalemi olan gazeteci yazarken ‘yarın hapse girer miyim?’ diye düşünüyor. Öbür taraftan kendisine gazeteci süsü verip müesses nizamın propagandasını yapanlar var. Onlara gazeteci demiyoruz. Onlar, parasını verdiğiniz zaman istediğini yazar. Biz bunlara gazeteci demiyoruz, gerçek gazetecilerden söz ediyoruz.”
Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararların alt mahkemeler tarafından uygulanmadığını eleştiren Kılıçdaroğlu, bu duruma sivil toplum kuruluşları, medya ve sendikaların tepki göstermediğini ifade etti. Herkesin düşüncesini özgürce ifade etme hakkına sahip olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, demokratik hak ve özgürlüklerin korunması için mücadeleye devam edilmesi gerektiğini belirtti.
Panele CHP İzmir milletvekilleri Sevda Erdan Kılıç, Mahir Polat, Rıfat Turuntay Nalbantoğlu, CHP İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve eski belediye başkanlarının da katıldığı bilgisi paylaşıldı.
Yorumlar kapalı.