Ağırel, artan maliyetler sebebiyle ABB’nin belediye meclisinden borçlanma yetkisi istediğini, ancak AKP-Milliyetçi Hareket Partisi ittifakının Mansur Yavaş’ın kredi sürüklemesine izin vermediğini söyledi.
“Emel Mansur Yavaş idaresindeki belediyenin iflas etmesini sağlamaktı” diyen Ağırel, şöyle devam etti:
“Muvaffak Olamadılar, foyaları da ortaya çıktı. Elime geçen Ankara’daki AKP ve Milliyetçi Hareket Partisi’li ilçe belediye meclis kararlarında gördüm ki AKP ve Milliyetçi Hareket Partisi’li belediyelerin meclisleri milyonlarca liralık kredi müracaatlarını takır takır kabul ederek belediyelerini kurtardı.
Mesela AKP’li Keçiören Belediyesi 200 milyon lira kredi için yetkiyi haziran ayında belediye meclisinden geçirdi. Milliyetçi Hareket Partisi’li Gölbaşı Belediyesi 50 milyon TL’yi belediye arazilerini ipotek gösterme yetkisiyle beraber ‘oybirliği’ ile aldı.
Megakent belediye meclisinde Mansur Yavaş’ın en büyük karşılarından AKP’li Mamak Belediye Başkanı Murat Köse de kolay yolu seçerek hemen borçlanmayı seçim etti. Köse, geçen şubat ayında belediyeyi takribî 116 milyon TL kredi sürükleyerek borçlandırma kararını meclisten geçirdi.
AKP’li Altındağ Belediyesi ise Aralık 2019’da geçirdiği tek bir karar ile belediye bütçesinin yüzde 10’u kadar borçlanma yetkisini aldı. Her sene meclis yetkisi almadan kredi sürüklemeye devam ediyor.”
Ağırel, yazısını şöyle sürdürdü:
Netice olarak şuraya geleceğim… Hani Erdoğan’ın dilinden düşmeyen o hizmet belediyeciliği işte böyle yapılıyor. Ama AKP’ninki azıcık ikiyüzlü hizmet belediyeciliği oluyor. Zira megakent belediyelerini yasaklayarak temel olarak halka hizmet götürülmesini yasaklıyorlar.
