“Kağıthane, seçtiği AK Partili milletvekillerini görüyor mu? Sokakta aranıza gelebiliyorlar mı? Hal hatır sorabiliyorlar mı? Pazara çıkabiliyorlar mı?” diye soran Özel, “Gelemezler, çıkamazlar. Adalet ve Kalkınma Partisi, sıcak salonların; salon partisidir. Cumhuriyet Halk Partisi savaş meydanlarında kurulmuştur. 100 yıl sonra meydan meydan büyüyen; sokakların, meydanların, mücadelenin partisidir. Ve en sonunda karşılaşacağız. Ne kadar kaçsalar da o sandıkta karşılaşacağız. Göreceksiniz: Salonun meydanı yendiği görülmemiştir. Korkakların cesurları yendiği görülmemiştir. Devleti arkasına alanların milleti yendiği görülmemiştir. Biz kazanacağız. Meydanlar kazanacak. Sokak kazanacak. İşçiler, emekçiler kazanacak. Emekliler kazanacak. Haklılar kazanacak; hak yiyenler kaybedecek. Bir devri kapatmaya, kapıyı açmaya geliyoruz: Bakan evlatlarının devri bitecek; vatan evlatlarının devri başlayacak” diye konuştu.
Üniversiteli öğrencilerin yaşadığı sorunlara da değinen CHP lideri, “Hatırlıyor musunuz? Tayyip Bey diyordu ki: ‘Efendim, biz gelmeden önce üniversitelilerin KYK bursları 45 liracıktı, biz 3 binlira yaptık.’ Yalanı doğru gibi anlatandan korkacaksın; hemen gidip kontrol edeceksin. Baktım: Rahmetli Ecevit’in, Sayın Bahçeli’nin ve rahmetli Mesut Yılmaz’la birlikte kurulan üçlü koalisyonun son döneminde öğrenciye 45 lira burs yatırılmış. Bu doğru. Peki o 45 liracık kaç çeyrek altın alırmış? Çeyrek altın fiyatına baktım: 2002’nin Ekim-Kasım’ında çeyrek altın 30 lira. Öğrenci bursu 45 lira. Bugün çeyrek altın 10 bin-10 bin 500 lira. Bir buçuk çeyrek altın olsa burs ne olacak? 15 bin lira. Ama bugün öğrenci bursu 3 bin lira. Şimdi; bir yerde bir buçuk çeyrek altın olan 45 liraya ’45 liracık’ diyen, bugün üçte bir çeyrek altın bile almayan bursla övünen bir iflah olmaz utanmazlıkla karşı karşıyayız” ifadelerini kullandı.
Burs ücretlerinin belirleneceğini hatırlatan Özel, “Görünen o ki 3 bin lirayı 4 bin lira yapıp geçecekler. Buradan bir kez daha hatırlatıyorum: 3.000 lira günde 100 liradır. İstanbul’da en ucuz mercimek çorbası 100 liradan pahalıdır. Belediyelerin sabahleyin kampüste bedavadan dağıttığı çorbayı şu dükkanda 150 liraya içemiyorsun. Günde bir öğüne, bir çorba parası bile vermeyen bu iktidara sesleniyorum: Eğer sizde şu kadar vicdan, şu kadar insaf varsa; öğrenci bursunu hiç olmazsa 10 bin lira yaparsınız. Ve buradan 19 Mart’ta Saraçhane’ye gelen, bariyerleri yerle bir eden arkadaşlarımızın önünde; tüm Türkiye’deki öğrencileri saygıyla, sevgiyle kucaklıyorum” dedi.
AK Parti’nin yalnızca bir avuç zengine fayda sağladığını söyleyen Özgür Özel, “AK Parti, 2002’den bugüne bu ülkenin ne gençlerine, ne yaşlılarına, ne Türklere, ne Kürtlere, ne Alevilere, ne emeklilere, ne esnafa, ne çiftçiye; o günden bugüne daha iyi bir noktaya getirdiği hiç kimse yoktur. İlk yıllarda kriz sonrası bir miktar rahatlamayı kendi başarısı gibi gösterenler, daha sonra bu ülkenin evlatlarının, bu ülkenin insanlarının her şeyine göz diktiler. Kendileri geldiğinde 8 çeyrek altın olan en düşük emekli maaşını bir buçuk çeyrek altına indiren AK Parti’nin kara düzenidir. Geldiğinde 7 çeyrek altın olan asgari ücreti 2 çeyrek altına düşüren AK Parti’nin kara düzenidir. Cumhuriyet tarihi boyunca bu sene ilk kez asgari ücrette iki konu birden, peşi sıra tarihe geçmiştir. Bunlardan bir tanesi: İlk kez, 1970’lerde rahmetli Ecevit, işçiyi masaya oturttuğundan beri, ilk kez asgari ücret işçi olmadan belirlenmiştir. Patron ve hükümet belirlemiştir. Ve tarihimizde ilk kez asgari ücret, açlık sınırının altında ilan edilmiştir” şeklinde konuştu.
Artık oturup susarak bir şeylerin düzelmesini beklemenin mümkün olmadığını vurgulayan Özel, “Bu yüzden 2026 yılının bir geçim yılı olmayacağı bellidir. Geçimin olmadığı yerde seçim olur. Bundan sonra geçim yoksa seçim vardır. Tüm emekçileri; tüm işçileri, tüm memurları, tüm polisleri, infaz koruma memurlarını, jandarmaları, imamları, müezzinleri, öğretmenleri, vergi dairesinde çalışanları, tüm esnafı, tüm çiftçileri; çay üretenleri, fındık üreticisini, üzüm üreticisini, pamuk üreticisini, narenciye üreticisini; gerekli seçimi istemeye, seçimi talep etmeye; her gördüğü ile geçim sıkıntısını konuşmaya, ‘Geçim yoksa seçim var’ demeye davet ediyorum. Buradan Erdoğan’a sesleniyorum: Bak, biz hem sokakta hem meydandayız; hem zulüm altındayız. Ama son derecede yüksek moraldeyiz. Çünkü gücümüzü haklılığımızdan ve birbirimizden alıyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi, fidanların partisidir; salonların partisine meydan okuyor. Cesaretiniz varsa biz buradayız: Getirin sandığı, millet versin kararı” dedi.
Özgür Özel, konuşmasının devamında da şunları söyledi:















