Uras, Bahçeli’nin Öcalan’a yönelik silah bırakma ve barış çağrısını çok önemli ve tarihi bir adım olarak değerlendirdi. “Öcalan’ın barış çağrısı hakikaten tarihi bir öneriydi. Ben de doğrusu çok heyecanlandım ve bu çağrının olumsuz bir şekilde sürüncemeye bırakılmaması gerektiğini söyledim. Hızlı bir şekilde ilerlenmeli, dünya genelindeki gelişmeleri de göz önünde bulundurmalıyız” diyen Uras, diyalog zemininin oluşmasının önemine vurgu yaptı.
Cüneyt Özdemir’in “Erdoğan’ın bu çıkıştan haberi var mıydı?” sorusuna yanıt veren Uras, “Evet, Bahçeli’ye Erdoğan’ın Ekim ayında ‘Bu işi kendi aramızda çözelim’ dediğini duydum. Yani Erdoğan’ın bu konuyu kendi içlerinde çözme isteği, Bahçeli’nin çıkışından önce ortaya çıkmıştı” ifadelerini kullandı. Uras, Bahçeli’nin Erdoğan ile olan diyaloğunun ardından adım attığını ve bu sürecin Cumhur İttifakı içinde uyumlu bir şekilde ilerlediğini söyledi.
Uras, Bahçeli’nin barış için attığı adımların tek başına bir çaba olmadığını, bunun bir plan dahilinde geliştiğini belirtti. “Bir plan olduğundan hiç şüphem yok. Cumhur İttifakıyla uyum içinde olduğundan da eminim. Eğer bir devlet aklı varsa, bu süreç üzerinde çalışıldığını görmek de doğal” dedi.
Uras, Türkiye’nin barış süreciyle ilgili çok uzun yıllardır çalışmalar yaptıklarını, ancak her ülkenin kendine özgü bir dinamiği olduğunu ve Türkiye’nin koşullarının Orta Doğu’nun şartlarına uygun şekilde ele alınması gerektiğini vurguladı.
Son olarak, Uras, barış sürecinin “el yordamıyla” gitmemesi gerektiğini, devlet aklının ve planlı adımların önemli olduğunu belirtti.
Yorumlar kapalı.