ANKA’nın haberine göre ifade sonrası açıklama yapan Killik, şunları söyledi:
“Gençlik kolları olarak hazırladığımız bir ‘Fotoroman Süleyman’ albümü vardı, bununla alakalı savcılık bir soruşturma başlatmış o kapsamda ifade verdik. Kendi düşüncelerimizi o gün ne biçimde ifade ettiysek kavrattık. Mersin’deki adi terör atağının akabinde böyle bir basın açıklaması tertip etmiştik zira kendisi partimizi terörle ilişkilendiren reel dışı bir beyanda bulunmuştu. Delillerimizle birlikte ifademizi verdik.
BİR MAFYA BOZUNTUSU OLSAYDIM BUGÜN BU ADLİYEYE ÇAĞIRILMAZDIM: Üzüldüğümüz gidişat şu; şayet ben bir uyuşturucu satıcısı olsaydım ya da bayana, çocuğa şiddet uygulayan biri olsaydım, üçüncü sınıf bir mafya, plakasız dolaşan, insanların dükkanlarını basan, insan öldüren bir mafya bozuntusu olsaydım bugün bu adliyeye çağrılmazdım. Ama bir politikacı olduğum için ve CHP’nin Gençlik Kolları Başkanı olduğum için bugün ifadeye çağrıldım ve bunu da adliyeye karşı sitem olarak, Türk yargısının düştüğü vaziyeti özetlemek olarak ifade etmemiz gerekiyor. Biz ifademizin arkasındayız.
BUGÜN DEVLET KADROLARINDA SÜLEYMAN SOYLU’NUN ÜSTÜ ÇİZİLİYOR: Süleyman Soylu son günlerde adli makamlarda olan ve yargı makamlarının dışında bürokraside olan tasfiyelerle de ortaya çıkıyor ki AK Parti tarafından da üstü çizilmiş bir şahsiyet. Bugün devlet kadrolarında Süleyman Soylu’nun izleri siliniyor. Zira onlar için de artık ‘öcü’ kapsamında ve kurtulmak istenilen bir birey statüsünde bulunuyor. O surattan ben onun tasfiyesinin bugün yargı makamlarını çok etkileyeceğini ve bu dosyadan ceza almadan kurtulacağımı düşünüyorum.” HABER MERKEZİ