Mazot zamlarının; başta erişim ve nakliye olmak üzere tam sektörlerde yapım maliyetlerinin çoğalmasına ve enflasyonun da yükselmesine neden olduğunu vurgulayan Akın açıklamasında şunları söyledi:
“Tercihin yapıldığı 14 Mayıs’ta benzinin litre maliyeti 19 lira 81 kuruş; mazotun litre maliyeti ise 18 lira 58 kuruş olarak pompaya yansıyordu. AK Parti iktidarı tercih evveli Gabar’da bulunan petrol ile mazot mahsullerinde yerli yapımın çoğalacağı ve maliyetlerin ucuzlayacağı doğrultusunda yosunu da yarattı. Ancak bugün gelinen noktada tam sektörlerde temel bir girdi olan mazot maliyetleri tercihten bu yana üç ayda durmadan artıyor.
Benzin ve mazotun maliyetleri üç ayda ikiye dayanırken, mevcut ekonomi bilgileri bu çoğalışın daha da süreceğini gösteriyor. Türk lirasında değer kaybı sürdükçe mazot maliyetleri daha da zamlanacak. Özellikle önümüzdeki güz yarıyılında mazot maliyetlerinin 50 lirayı dahi geçebileceği belirtiliyor.
Mazot maliyetlerindeki çoğalışın sebebi beynelmilel piyasaların tesiri olduğu fikri de aslı yansıtmıyor. Türkiye’de mazot maliyetlerinde tanımlayıcı olan brent petrolün maliyeti 14 Mayıs’ta 78 dolar seviyesindeyken, bugün 84 dolara operasyon görüyor. Başka bir deyişle brent petrol maliyetindeki çoğalış yüzde 7,6 oranıyla hudutluyken, Türkiye’deki mazot maliyeti neredeyse yüzde 100 oranında arkasıydı. Bu bilgiler dikkate alındığında mazot maliyetlerindeki çoğalışın en büyük sebebinin Türk lirasındaki değer kaybı olduğu ortaya çıkıyor.
Mazot zamları; başta erişim ve nakliye olmak üzere tam sektörlerde temel bir girdi olduğu için yapım maliyetlerinin çoğalmasına neden oluyor. Yapım maliyetlerinin çoğalması çarşı, pazar ve raf maliyetlerine de zam olarak yansıyor. Başka bir deyişle mazot zamları enflasyonda domino tesiri yaratacak. Litrede takribî 6 liralık çoğalış Temmuz 2023’te tarihi bir enflasyona neden olmuştu. Şimdi ağustos ayında da yapılan mazot zamları enflasyonu daha da yükseltecek.”
