Neuralink, beyin ameliyatıyla insanlara dijital cihazlar takarak engellilerin yaşam kalitesini artırmayı amaçlıyor. Ancak son zamanlarda şirket, sağlık açısından güvenli olmayan yöntemler geliştirdiği ve ürünlerini satmaya odaklandığı eleştirileriyle karşı karşıya kaldı.
Dr. Rapoport’un istifası, Neuralink’in insan sağlığını korumak yerine ürün satmaya odaklanmış bir şirket haline geldiği endişelerini yansıtıyor. Doktor, ürün geliştirme sürecinde önceliğin güvenlik olması gerektiğini vurguluyor.
Neuralink’in geçmişte eleştirilere maruz kaldığı olaylar da şirketin itibarını zedeledi. Özellikle 2017 ile 2020 yılları arasında yaşanan ve medyanın “nörobilim tiyatrosu” olarak adlandırdığı olaylar, şirketin itibarını sarsmış durumda. Ayrıca maymunlara yapılan testler sırasında yaşanan ölümler de şirketin etik standartlarına ilişkin soru işaretlerine neden oldu.
Dr. Rapoport’un Neuralink’ten ayrılarak rakip bir şirket kurması da dikkat çekiyor. Bu durum, Neuralink’in itibarını zedelemek için yapılmış bir hamle olabileceği gibi, sektördeki rekabetin de arttığını gösteriyor.
Ticari ürünlerin piyasaya sürülmesiyle birlikte dijital beyin arayüzleri konusu teknoloji dünyasının önemli gündem maddelerinden biri haline gelmeye devam edecek gibi görünüyor.
