Türkiye’nin zengin yer altı kaynakları arasında yer alan o taş, organik tarımdan endüstriyel atıkların temizlenmesine kadar birçok alanda kullanılıyor. Adı yeni yeni duyulmaya başlanan taşa olan talep ise gün geçtikçe artıyor.
Volkanik kökenli bir mineral olan ve kristal yapısıyla dikkat çeken Zeolit taşı; sodyum, potasyum, kalsiyum ve magnezyum gibi mineraller bakımından oldukça zengin. Kullanım alanları oldukça geniş olan o taşın değeri ise dudak uçuklatacak derecede.
BİRÇOK SEKTÖRÜN YENİ GÖZDESİ
Zeolit taşının sahip olduğu özellikler, onun birçok sektör için hammadde olmasını sağlıyor. Endüstriyel alandan tarımsal faaliyetlere, çevre korumadan sağlık sektörüne kadar taş çok geniş yelpazede kullanılıyor.
500 MİLYON TONLUK REZERV VAR
Yapılan araştırmalar Balıkesir’in Bigadiç ilçesinde ortalama 500 milyon tonluk zeolit rezervi olduğunu ortaya koydu. Zeolit, Balıkesir’in yanı sıra; Manisa, Kütahya, İzmir, Bolu ve Kapadokya gibi bölgelerde de yoğun olarak bulunuyor.
Manisa Gördes’te Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün (MTA) yaptığı detaylı rezerv etütlerinde, görünürde 18 ton ve 20 milyon ton zeolitik tüf rezervi olduğu belirlendi.
ÜRETİMİ GÜN GEÇTİKÇE ARTIYOR
Bu değerli taşın dünya üzerindeki üretimi 2017 yılında 1 milyon 100 bin tona ulaşmıştı. Zeolitin ülkemizdeki üretimi ise 2021’de ortalama 37 bin tonu buldu.
Dünya’da bu değerli taşın üretiminin yüzde 60’ını Küba sağlarken; Çin, Kanada, Japonya ve ABD gibi ülkeler de önde gelen üreticiler arasında yer alıyor.
Doğal bir dezenfektan ve nem çekici olan Zeolit, evlerde nem ve kokuya karşı kullanılıyor. Aynı zamanda bu taş, hayvanların bağışıklığını güçlendirdiği için hayvansal yemlerde de tercih ediliyor.
